16 Kasım 2021 Salı
Kuyumcular yeni döneme ne kadar hazır? Yetki belgesi şartı için az bir süre kalmışken bu konuya değinmek istedik.
Bu yılın Nisan ayında resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Kuyum Ticareti Hakkında Yönetmelik gereğinde yetki belgesi almadan kuyum ticareti yapmak mümkün olmayacak. Peki kuyumcular yeni döneme hazır mı? Bu sorunun cevabını birlikte arayalım.
Öncelikle yönetmelik tarafından şart koşulan maddelerin büyük bir kısmına herhangi bir itiraz yok. Fakat bazı maddelerin uygulanmasında ek süre ihtiyacı olacağı muhakkak.

Ustalık belgesi almak için önce kalfalık belgesi almak şart.
Bu maddelere kısaca göz atalım:
“Kuyumcunun veya kuyum işletmesinin tam zamanlı çalışan en az bir personelinin ilgili ustalık belgesine sahip olması,”
Bu maddenin uygulanması son derece doğal ancak uzun yıllardır kuyumculuk yapan fakat herhangi bir meslek belgesine sahip olmayan kuyumcular tanınan sürenin yetersiz buluyor. Zira ustalık belgesi almadan için önce kalfalık belgesi almak gerekiyor. Kuyumcular bu belgeleri alırken iki aşamalı sınava tabii tutuluyor. Bu süreçte herhangi bir aksilik yaşanması halinde kuyumcuların her iki belgeye sahip olmaları mümkün görünmüyor.
Kuyumcuların, ortaöğretim veya yükseköğretim kurumlarının kuyumculuk faaliyetleriyle ilgili alanlarından ya da bunlara denkliği kabul edilen yurt dışındaki öğretim kurumlarından mezun olmaları durumunda birinci fıkranın (ç) bendinde belirtilen ustalık belgesi şartı aranmaz. Ustalık belgesi şartından muafiyet sağlayan alanlar Bakanlıkça belirlenerek internet sitesinde ilan edilir.
Bu maddenin temel itiraz noktası ise bakanlık tarafından açıklanan kuyumculukta ustalık belgesi şartı aranmayacak bölümlerin kısıtlı olduğu konusu. Kuyumcular Ekonomi, İktisat, İşletme ve benzeri Lisans bölümlerinden mezun olmanın da yeterli olmasını istiyorlar.
Son olarak yönetmelikte yer alan “Kuyum niteliği taşımayan ürünleri iş yerinde bulunduramaz ve bu ürünlerin satışını yapamaz.” maddesinin güvenlik amacıyla vitrininde “demo” denilen imitasyon bilezik bulunduran kuyumcuların altın fiyatının bu kadar yüksek olduğu bir ortamda can ve mal güvenliği hususunda itirazları var. Görüşünü almak istediğimiz bir sektör temsilcisi aşağıdaki açıklamayı yaptı:
Birçok gelişmiş ülkede bizdeki gibi “olanı vitrine yığma” anlayışı yasak. Vitrin kısmı daha çok tanıtıma yönelik ve çoğunlukla bu doğrultuda kopya ürünler ile donatılmaktadır. Ülkemizde ise alışılmış vitrin kuyumculuğu art niyetli kişilerin iştahını kabartıyor ve hemen her gün meslektaşlarımız soygun girişimlerine maruz kalıyor. Türkiye’de demo ürünlerin yasaklanma amacı Ankara Kuyumcular Odası başkanı tarafından “halkı aldatmaya yönelik konulmakta” şeklinde yansıtılıyor ancak kuyum ticareti hakkında yönetmelikte yer alan Kuyumcular, herhangi bir menkulü emanet alamaz ya da başka bir amaçla saklayamaz. maddesi ciddi bir şekilde uygulanırsa müşteriyi aldatmaya yönelik işletmelerin eleneceği aşikardır. Zira sektörün yıllardır kangreni olan ve sektör itibarını yerle bir eden emanetçilik bazı kuyumcuların batmasının ana nedenidir. Onun için emanetçilik konusunda ciddi bir çalışma yapılması şart.
Kısacası kuyumcuların 2022 yılbaşında yürürlüğe girecek “yetki belgesi zorunluluğu” için henüz hazır olmadığını söyleyebiliriz.
Yeni bir yazıya başlarken herkese selamlarımı ve sevgilerimi sunuyorum. Bu yazımda sizlere vitrin kuyumculuğu ustalık belgesi başvuru tecrübemi paylaşacağım.
Bildiğiniz üzere Ticaret Bakanlığı tarafından yayınlanan “Kuyum Ticareti Yönetmeliği” şartlarından biri de “Yetki belgesi” zorunluluğu. Bu belgeyi almak için ustalık belgesi olan en az bir kişinin istihdamı şartı neredeyse tüm kuyumcularda “ustalık belgesi nasıl alınır” merakı oluştu.
Benim tecrübe ettiğim kadarıyla süreç bu şekilde yürüyor. Benim SGK dökümümde meslek kodu görülmediği için SGK merkezine gidip bir yazı aldım. Bu yazı için Mesleki eğitim merkezi resmi bir yazışma mektubu yazıp bana verdi ve ben bu resmi mektuba istinaden sgk dökümü alabildim. Sanırım bu belgenin adı izli hizmet dökümüydü.
Bir sonraki yazımda sınavlarda çıkan sorularla ilgili bir makale yazıp sizlerle paylaşmayı düşünüyorum.
Uzun bir ara olduğunun farkındayım ama maalesef Covid-19 belası yüzünden alışkanlıklarımız ve çalışma tarzımız çok değişti. Bir anda bütün dünyanın düzenini alt üst eden bu pandemik hastalığın bir an önce yok olmasını dileyerek altın takılarda işçilik nedir başlıklı yazıma başlıyorum.
Değerli dostlar biz mağazalarımızda ürün satarken bu kavramı çok sık kullanıyoruz. İşçilik nedir, altın takılarda alınan işçilik hangi anlama gelir biraz da teknik bir konu ve bu teknik detayların da izaha muhtaç olduğunu hissettiğim için bu yazıyı kaleme alıyorum.
Kısaca İşçilik altın veya başka bir değerli madenin takı halini alırken emek sarf eden üretim ve satış elemanlarının bütününün emeğinin karşılığıdır. Bu üretim aşaması altının külçe halinden önce başlar ve kuyumcu vitrinlerinden sizlerin kullanımına sunulur.
Altın veya değerli bir takının üretim aşamasını sıralayacak olursak
Üretim aşamasından sonra bir de bu ürünlerin dağıtımını yapan büyüklü küçüklü firmalar ürünlerin kuyumcu vitrinlerine ulaşmasını sağlar. Üretimden son kullanıma kadar ciddi bir emek ürünü olan altın takıların, işçilik farkları işte böyle ortaya çıkar. Sattığınız zaman zarar ediyorsunuz deyimini kullanmayı sevmiyorum; daha çok zevk işi bir takıyı bir süre kullandıktan sonra bile önemli bir değer elde edebiliyorsunuz.
Geldik herkesin merak ettiği bir sorunun cevabına. Değerli dostlar hemen bütün tüketim ürünlerinde olduğu gibi değerli madenlerle veya taşlarla yapılmış ürünlerin de standart bir işçiliği olamaz. Basit bir anlatımla özel bakım gerektiren sebzelerin dahi aynı türden sıradan üretimle elde edilmiş sebzelerden daha farklı fiyatlara satıldığı malumunuzdur. Bazı takılar da yukarıda zikrettiğimiz aşamalarının büyük bölümü makinalarca tamamlandığı gibi bazılarında ise büyük kısmı el emeği ile sizlere ulaşıyor ve haliyle işçilikleri farklı olabiliyor.
Umarım faydalı bir yazı olmuştur, saygılarımı sunuyorum.
Altın yatırımı yapmak isteyenler uzun araştırmalar sonucunda, hangi altınların bozdurulma vakti geldiğinde tasarruflarını daha verimli ve kazançlı kullanacağını bilmek istiyor. Ekonomik sıkıntıların olduğu dönemlerde türü fark etmeksizin altına sahip olmak her şeyden daha anlamlı olsa dahi, uzun vadeli yatırımlar söz konusu olduğunda hangi altın türü diğerlerine göre daha karlı bilinmek isteniyor. Bu yatırımı yapmak isteyenlere birçok seçenek olarak gram altın, çeyrek altın ve genellikle 22 ayar bilezikler yer alıyor. Bu sorunun cevabına en iyi karşılık olarak yatırım için alınacak altın, işçilik maliyeti olmayan gram altın, işçiliksiz bilezik ve tasarruf ziynet altınları en uygun olanlarıdır denilmektedir. Ayrıca kuyumcular bu konuda öneride bulunuyor. Çünkü işçilik maliyeti olan takılarda bozdurulduğu vakitte yaklaşık olarak %30 kadarlık bir zarar edilmiş oluyor. Gram altında işçilik maliyeti bulunmadığından böyle bir husus söz konusu olmuyor. Aynı zamanda altınlar bozdurulduğu vakitte eski ya da yeni tarihli altın şeklinde bir tasniflemeye tabi tutuluyor.
Gram altına alternatif olarak işçilik maliyetinin olmadığı 22 ayar bilezikler ve eski ya da yeni tarihli altın şeklinde tasniflemeye tabi tutulmayan cumhuriyet altınları da bir diğer seçenek olarak kullanılabilir. Cumhuriyet altını ve 22 ayar bilezik fiyatları ne kadar da yarım ve çeyrek altına karşı yüksek görünse de yatırım olarak alındığında bozdurma vakti işçilik maliyeti olmadığından dolayı zararı diğer altınlara oranla düşük olmaktadır.
Merhaba,
Bu sitenin adına bakarak sadece kuyumculara yönelik yayın yapan bir portal olduğunu sanmayın, burası tüm İnternet kullanıcıları için kuyumculuk sektörüne ve altın piyasasına dair tüm merak edilenlere ışık tutmak için açıldı. Kuyumcuların Dünyası ailesinde yer almaktan dolayı mutluyum. Bundan böyle haftada 2 yazı ile sizinle birlikte olmaya çalışacağım. Bu yazılarda bazen sizlere pratik bilgiler verecek, bazen ekonomik ve finansal veriler üzerinden tahminlerde bulunacak bazen de gündeme dair yorumlar yazacağım. Madem bu ilk yazım ben de sizlere ilk yazımda çok merak edilen bir sorunun cevabını vermeye çalışayım.
Şunu açık yüreklilikle söylemem gerekir ki takılarda “sıfır işçilik” diye bir durum söz konusu değildir. Size altının eritilerek çeşitli formlarda ulaşan bütün takıların ve hatta devlet tarafından üretilen sarrafiye dediğimiz tasarruf altınlarının tamamında belli bir işçilik vardır. Takdir edersiniz ki bu takılar kendiliğinden ortaya çıkmıyor illa ki bir zanaatkar, usta, çalışan tarafından üretiliyor. Tabi hemen de üzülmeyin işçiliksiz ürün yok derken işçiliği çok düşük ürün de yok demedik. Hem takı olarak kullanabileceğiniz hem de tasarruflarınız için koruyucu olabilecek onlarca uygun işçilikli bilezik modeli var ve bu modeller kuyumculuk sektöründe işçiliksiz diye adlandırılır ki bu modeller çok düşük işçilik oranları sayesinde bu tanımlamayı gerçekten hak ediyorlar. Şöyle ki altının gram fiyatının 350 liraları dahi aşan günümüzde bu bileziklerin işçilik oranı gramda bazen 5 liralara denk gelmektedir.
Bugün piyasada işçiliksiz diye satılan çoğunluğu makine üretimi, az çaba ve personel gerektiren, üretim aşamaları çok uzun olmayan takılar mevcut. Özellikle sürekli değişen altın fiyatları göz önüne alındığında bunlara ödenen işçilik yok denecek kadar az bir tutara denk geliyor. Kuyumculuk sektöründe çok düşük işçiliğinden ötürü işçiliksiz adı ile bilinen ve bu nam ile satılan bilezikler ile ilgili semtinizdeki kuyumculardan bilgi alabilirsiniz ama biz yine de kısaca değinelim;
Burma bilezik bunların en çok bilineni. Yöreye göre adı ve tipi değişse de kısaca 22 ayar altından üretilen, üzerinde herhangi bir toka veya kelepçe bulunmayan, direkt bilekten geçen, tellerin burulması neticesinde imal edilen bileziklere en yaygın adıyla Adana burması deniyor. Bu bileziğe üç telli, iki telli, Erzurum, Antep, burgu ve benzeri isimler de verilebiliyor. Ben aşağıda birkaç örnek paylaşayım:
Tabi işçiliksiz olarak niteleyeceğimiz bilezikler bu modellerle sınırlı değil. Özellikle son yıllarda kuyumculuk sektöründe üretim teknolojileri çok gelişmiş ve daha kolay üretilen bileziklerin modelleri epeyce çoğalmıştır. Sayfalara sığmayacak kadar çok olan bu modeller ile ilgili müşterisi olduğunuz meslektaşlarımızdan bilgi alabilirsiniz.
Bu yazının size faydalı olduğunu umuyor, sorularınız için aşağıda bulunan yorum alanını kullanabileceğinizi hatırlatmak istiyorum.
Saygılarımla.