Kıymetli Madenler & Enerji – Haftalık Değerlendirme ve Gelecek Takvimi

 Kıymetli Madenler & Enerji – Haftalık Değerlendirme ve Gelecek Takvimi

Investing.com – Peki, bankaları bekleyen bir sonraki darbe ne olacak?

Sonu ya da bir sonraki adımın ne olacağına dair herhangi bir zaman çizelgesi bulunmayan bankacılık krizi, sermayesi yetersiz ya da bilançosunda çok fazla risk almış bir sonraki kurbanını aramaya devam ediyor.

Finans ve hisse senetlerinin birbirine bağlılığı göz önüne alındığında, bundan en çok Wall Street’in etkilenmesi gerektiği düşünülse de gerçek şu ki bankaların, ham madde ticaretine sağladığı kritik likidite ve piyasa yapıcılığı işlevleri nedeniyle bu durumdan en çok etkilenen unsur: emtia.

Bankacılık ve petrol arasındaki bağlantı hakkında bilgi sahibi değilseniz, işte size kısa versiyonu: Küresel petrol ticareti, mevcut fiyatlarla 200 milyar dolara yakın bir değere sahip olabilir ancak bankalar tarafından sağlanan fonlama ya da likidite olmadan bir varil ham petrol bile hareket edemez. Bankalar farklı ihtiyaçları, riskleri, zaman ufukları ve teşvikleri olan alıcı ve satıcıları bir araya getirdikleri için sadece petrol için değil, tüm emtialar için piyasayı oluşturanlardır.

Bankaların emtialarda oynadığı rolün zayıflatılmasının sonuçları geniş kapsamlı ve olumsuz olabilir. Yeni rüzgar çiftlikleri ve doğal gaz santrallerinin geliştirilmesi, geliştiricilerin fiyat risklerini hedge edememeleri nedeniyle kısıtlanabilir. Bağımsız petrol ve gaz üreticileri ile ısıtma yakıtı bayilerinin, yatırım ve envanterle ilgili fiyat risklerini hedge etme kabiliyetleri sınırlı olacaktır. Jet yakıtı fiyatlarına karşı oldukça hassas olan hava yolları, risk altına girebilir.

Rafineriler kapanabilir ve bu da benzin fiyatlarının yükselmesine yol açabilir. Genel olarak enerji piyasalarında rekabet azalacak ve küçük oyuncular dezavantajlı duruma düşecektir. Daha yüksek volatilite yerli yatırımların kısılmasına yol açarak enerjide dışa bağımlılığın artmasına neden olacaktır. Ve tüketiciler – ve ABD ekonomisi – daha yüksek ve daha belirsiz fiyatlardan zarar görecektir.

İşte gördünüz. Bazıları önceki hafta Silicon Valley Bank ve Signature Bank’in federal devralınmasının – ve First Republic’in JPMorgan Chase ve müttefikleri tarafından zamanında desteklenmesinin – meseleleri yatıştıracağını düşünürken Cuma günü Deutsche Bank hisselerinin, bilanço endişeleri nedeniyle düştüğü haberi, küresel finans genelinde yeni sarsıntılar yarattı.

Bu noktada bu krizin, küresel çaptaki bulaşma potansiyeli küçümsenemez. Deutsche Bank ile ilgili manşetler yayılırken önceki iki günü Kongre ve Senato’da neyin yanlış gittiği ve gidebileceği konusunda milletvekillerini yanıtlamakla geçiren ABD Hazine Bakanı Janet Yellen, bir sonraki adımlara karar vermek üzere Finansal İstikrar Gözetim Konseyindeki düzenleyicilerle bir araya geldi.

Uluslararası Para Fonu Başkanı Kristalina Georgieva, Pazar günü yaptığı açıklamada finansal istikrara yönelik risklerin arttığını söyledi ve gelişmiş ekonomilerin attığı adımların, piyasa stresini yatıştırmış olmasına rağmen teyakkuzun sürdürülmesi çağrısında bulundu. IMF Başkanı, pandemi, Ukrayna’daki savaş ve parasal sıkılaştırma nedeniyle küresel büyümenin %3’ün altına düşmesiyle, 2023’ün zorlu bir yıl daha olacağı görüşünü yineledi. Geogieva, 2024 için daha iyi bir görünüm olsa bile küresel büyümenin tarihi ortalaması olan %3,8’in oldukça altında kalacağını ve genel görünümün zayıf olmaya devam ettiğini sözlerine ekledi.

Petrol piyasaları, bankacılık krizi yeniden baş göstermeden önce geçtiğimiz hafta daha önemli bir toparlanmanın eşiğinde görünüyordu. Kapanışta ham petrol fiyatları bir önceki hafta kaybettikleri 10 doların yarısından azını geri kazandı. OPEC+’daki petrol üreticileri ve ihracatçılarının, 3 Nisan’da piyasayı yukarı itmek için bazı numaralarla bir araya gelecek olmasıyla birlikte ham petrol, pandeminin talebi yok ettiği 2020’den bu yana en sert ilk çeyrek düşüşünü yaşamaya devam ediyor.

ABD’de potansiyel bir resesyon, Batı’nın Ukrayna ile ilgili yaptırımları karşısında Rusya’nın güçlü petrol akışları ve Fransa’daki rafinerilerdeki grevler, bildiğimiz petrol piyasalarını çalkalamaya başladı.

Petrol: Piyasa Hareketleri

New York’ta işlem gören WTI, Cuma günü son işlemini 69,20 dolardan gerçekleştirdi. WTI, seansın başlarında 66,85 dolar ile seansın en düşük seviyesini gördükten sonra 70 sent düşüşle resmi olarak varil başına 69,28 dolardan kapandı. Bu, WTI’ın kapanışta en az yaklaşık yüzde bir düştüğü üst üste ikinci gün oldu.

Son iki seanstaki düşüşe rağmen ABD ham petrolü, haftanın ilk üç günündeki kazançların hesaba katılmasıyla haftayı %3,8 artışla tamamladı. Bir önceki hafta WTI, bankacılık krizinin etkisiyle neredeyse %13 değer kaybetmişti.

Londra’da işlem gören Brent ham petrol ise 75 dolardan işlem gördü. Seansın en düşük seviyesi olan 72,69 doların ardından 92 sent düşüşle 74,99 dolardan kapandı. Brent, geçen haftaki %13’e yakın düşüşün ardından haftayı %2,8 artışla tamamladı.

WTI: Teknik Görünüm

SKCharting.com baş teknik stratejisti Sunil Kumar Dixit, hafta sonundaki başarısız toparlanmasına rağmen WTI’ın yine de 200 haftalık Basit Hareketli Ortalama (SMA) olan 66,23 doların üzerine yerleşmeyi başardığını ve teknik destekli bir toparlanma umudu verdiğini söyledi.

Üstel Hareketli Ortalamaya (EMA) atıfta bulunan Dixit, “Bu bir konsolidasyona ve teknik bir toparlanma olasılığına işaret ediyor. Bu da 71,66 dolarlık yüksek salınımda ani bir dirence sahip, ardından 73,50 dolar Günlük Orta Bollinger Bandı ve 75,10 dolar 50 Günlük EMA geliyor.” dedi.

Ancak petrol için önemli bir uyarıda bulundu: Mart ayı kapanışı 200 Aylık Basit Hareketli Ortalama olan 72,62 doların altına inerse WTI uzun bir süre boyunca 100 Aylık SMA olan 58,90 doların derinliklerine inen bir düzeltme riski taşır.

Altın: Piyasa Faaliyetleri ve Özeti

Altın vadeli işlemleri, ABD-Avrupa bankacılık krizindeki yeni karışıklıkların dolardaki toparlanmanın etkilerini sınırlamasıyla, üst üste dördüncü haftalık kazancını elde ederek 2.000 dolar hedefine yaklaştı.

Altın, Cuma günkü seansta ons başına 2.000 dolara geri döndü ancak Dolar Endeksinin, bir hafta içinde ilk kez yükselmesiyle bu yüksek seviyelerden kapandı.

Doların yükselişine rağmen yatırımcıların güvenli limanlara, özellikle de altına kaçışı devam etti. Üst düzey bir Fed yetkilisinin, Cuma günü mevcut faiz artırım döngüsünde sadece bir ABD faiz artırımı daha olabileceğini söylemesine rağmen artan enflasyon endişeleri de altını yatırımcıların aklının bir köşesinde tutuyordu.

St. Louis Fed Başkanı ve tanınmış şahin James Bullard, Fed’in 3 Mayıs veya 14 Haziran toplantısında yapacağı faiz artışının, şimdilik son olabileceğini söyledi. Merkez bankası, son 40 yılın en kötü ABD enflasyonu ile mücadele etmek amacıyla Mart 2022’den bu yana faiz oranlarına 475 baz puan ekledi.

Montreal merkezli BCA Research analistleri, bir notta, “Altın fiyatları, ABD ekonomi politikasında artan belirsizlik ve yüksek manşet enflasyon riski nedeniyle desteklenmeye devam edecek.” dedi.

Nisan vadeli altın Cuma günü 1.981 dolardan işlem gördü. Daha önce seansı 12,10 dolar düşüşle 1.983,80 dolardan kapattı. Gösterge altın vadeli işlemleri, seansın en yüksek seviyesi olan 2.006 dolara ulaştı. Haftalık bazda ise %0,5’lik bir artış göstererek üst üste dördüncü haftasında da yükseldi ve uzun vadeli işlemlerde %9’un üzerinde net kazanç sağladı.

Bazı yatırımcılar tarafından vadeli işlemlerden daha yakından takip edilen spot altın, 15,35 dolar düşüşle 1.978,61 dolara geriledi. Spot altın seansın en yüksek seviyesi olan 2.002,97 dolara ulaştı.

Spot Altın: Teknik Görünüm

SKCharting’den Dixit, spot altının 2 bin dolar ve üzerindeki yolunu açmak için Dolar Endeksi’nin 101,50’yi yeniden test etmesi ve bu seviyenin altına düşmesi, 10 yıllık Tahvil Getirilerinin ise 3,28 ve 3,15’in altına inmesi gerektiğini söyledi.

Dixit spot altının haftalık grafiğinin, Göreceli Güç Endeksi sapması gösterdiğini, bunun daha yüksek zirvelerle senkronize görünmediğini ve ihtiyatlı olmayı gerektirdiğini söyledi.

Bununla birlikte 1.972-1.962 dolar destek bölgesi güçlü bir şekilde sabitlenmeye devam ederse altın, yükseliş momentumunun devamına tanık olabilir ve bu da 2.010 doların yeniden ziyaret edilmesine ve 2.020-2.040 dolarlık bir sonraki direnç kümesi hedeflerine ve ardından 2.056 dolarlık ana dirence yönelebilir.

Doğal Gaz: Piyasa Faaliyetleri ve Özeti

ABD doğal gaz vadeli işlemleri, alışılmadık derecede sıcak geçen kışın sona ermesi ve daha ılıman bir bahar havasının başlamasıyla, üst üste üçüncü haftalık kaybını yaşayarak 2 dolar seviyelerine geri döndü.

Nisan vadeli doğal gazda Cuma günü nihai işlem 2,181 dolar olarak gerçekleşti. Daha önce seansı birim başına 2,216 dolardan tamamlayan sözleşme, gün içinde %2,9 düşüş kaydetti. Hafta boyunca ön ay vadeli gaz sözleşmesi, yaklaşık %5 değer kaybetti.

Çoğunlukla ılık geçen 2022/23 kışı, ABD’de ısınma talebinin normale kıyasla önemli ölçüde azalmasına yol açtı ve depoda, başlangıçta düşünülenden daha fazla gaz kalmasına neden oldu. Hava sıcaklığına ve depolardan çekilen gazın azlığına tepki olarak gaz fiyatları, Ağustos ayında 10 dolar olan 14 yılın en yüksek seviyesinden düşerek Aralık ayında 7 dolara ulaştı ve geçtiğimiz ay çoğunlukla 2 doların ortalarında işlem gördü.

Enerji Bilgilendirme Dairesinin bildirdiğine göre depodaki gaz, 17 Mart itibarıyla toplam 1,9 trilyon fit küp (tcf) olan doğal gaz rezervi, bir önceki yılki 1,396 tcf seviyesinden %36,1 ve beş yıllık ortalama olan 1,549 tcf’den %22,7 daha yüksek.

Doğal Gaz: Teknik Görünüm

Nisan vadeli gazın 5 Günlük EMA’sı aşağı doğru uzaklaşmaya devam ederken üzerindeki Günlük Orta Bollinger Bandı arasındaki boşluk giderek artıyor. 15/8’deki Günlük Stokastik, pozitif bir örtüşme yaparken 1,967 dolarlık düşüş yönlü eğilim dokunulmadan kalıyor.

Dixit:

Böyle bir durumda 2,52 dolarlık Günlük orta Bollinger Bandı, üstüne, 2,89 dolarlık 50 Günlük EMA acil direnç noktaları olacaktır. Diğer taraftan 1,967 dolarlık düşük seviyenin yeniden test edilmesi ve sürekli kırılması, düşüşü, 1,43 dolar öncesinde 1,75 dolara doğru uzatacaktır.

Yasal Uyarı: Barani Krishnan, hakkında yazdığı emtia ve menkul kıymetlerde pozisyon sahibi değildir.

Yazar: Barani Krishnan

Bu Yazı İçin Ne Düşünüyorsun?

Yorum Yap